14 Mart 2012 Çarşamba

BEN


Kusasım geliyor içimdeki BEN'i. Bütün kötülüklerimin, inatlarımın, vicdansızlıklarımın sahibi BEN'i söküp atmak istiyorum içimden. Zorlanıyorum nefes almakta, yazıya dökemez oldum halimi ebrahımı. Sevemez oldum kimseyi, bir damla yaş gelmez oldu gözümden. Bunların hepsi kimin yüzünden diye soruyorum kendime, aldığım tek cevap: BEN...

Şeytan otağını kurmuş içime BEN ile keyf-i sefada. Hep bir kurnazlık peşindeler ikisi hep bir aymazlık içinde. Ne ''Gül''ü görür oldu gözlerim ne ''Lale''yi. Kor kapladı BEN'in yüzünden içimi, katran bağladı kalbim.

Ne zaman çivilerini sökmeye çalışsam karanlığın, içeriye ufacık bir gün güneşi girmeye başlasa BEN ve şeytan çakıyor o zehir dolu çivilerini karanlığın. Ne zaman ki BEN'i huzura davet etsem huzursuzlanıyor aniden. Sirenlerini çalıyor karanlığın, vicdanıma set çekiyor. Korkarım ki huzurdan kovulmak olmaya bunun sonu. BEN şeytan olmuş, şeytan BEN...

Son bir gayretle iblisi yani BEN'i söküp atmak istiyorum içimden ama kumpasa düşmüş gibi teslim oluyorum aniden. Dilim söylemek istediğini söyleyemez oldu. Bırak artık beni bana bırak, yoksa ben , ben olmaktan çıkıp BEN olacağım görmüyor musun? Ne halim ne kalbim ne de dilim konuşamaz oldu, hepsi lal oldular birer birer.

Ahh gönlümün gerçek sahibi! Merhame et, şu BEN'İ benden al sadece SEN kal.

Son bir gayretle, umutla, mağfiret dilenerek ya Hay!